bugün
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi19
- icardi1905 silik olsun kampanyası21
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- icardi190527
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- hamas bir terör örgütüdür20
- erkeğe ne hediye alınır34
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- futbolcu ismiyle nick almak11
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü12
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım9
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
entry'ler (608)
Bu hafta donuzlanacaklar listesinde.
Her türlü düşünce, inanç ve ideoloji karmaşası içerisinde olan garip bir g*t tane.. Ehm yazar tanesi.
cigubigule.
Evet. Başkanlık sistemine karşıyım. Görüşüm yönünde birazdan başkanlık sistemini analiz edeceğim
Öncelikle başkanlık sistemi nedir, nasıl bir sistemdir onunla başlayalım.
Başkanlık sistemi, yasama ve yürütme kuvvetlerinin ayrı ayrı organlara verildiği hükümet sistemine verilen addır. Bu sistemde, yasama ve yürütme organları ayrı ayrı seçilir ve birbirlerine müdahale etme durumları yoktur. Bunu basit bir şekilde açıklayacak olursak. Doğru işlediği takdirde halkın isteği doğrultusunda ülkenin yasalarını koyacak, kaldıracak, değiştirecek, bir yasama grubu seçilir. Bir de ülkeyi halkın isteği doğrultusunda yönetecek bir ülke başkanı. iki yönetim organı da birbirine gram karışamayacaktır.
Peki benim istememe sebeplerim nelerdir?
1- "Ülkemizin eti ne budu ne ki" başkanlık sistemi diyorum. Yani Başkanlık sistemini güya ülkeyi daha kolay daha özgür bir şekilde yönetebilmek için getirmek istiyorlar. Benim düşüncem üç kuruş toprağımız ve üç kuruş nüfusumuz var, bunu yönetmek ne kadar zor olabilir.(Bizden büyük ve yönetmesi zor fakat başkanlık sistemi kullanmayan ülkeler varken bir de). Bu kadar küçük ülkeyi yönetmek için başkanlık diyorlarsa ya uyuşukturlar yani g*tleri sıkıya gelmemektedir ya da açık açık beceriksizdirler ve biz ülkeyi yönetemiyoruz diye bağırıyorlardır. Her iki durumda da vatanın iyiliği için derhal görev ve yetkileri düşürülmelidir. Madem Türk olmadıkları halde neo osmanlı diyorlar tek başına 3 kıtaya hakim olan padişahları örnek alıp geriye kalan üç kuruş topraklarımızı yönetsinler.
2- Başkan, belirli bir süreliğine seçildiği ve o süre içinde düşürülemediği için halkın gözünden düşse bile bir dahaki seçime kadar koltuğundan alınamaz.
Yani adam ülkeyi parça pinçik bölse de, vatan topraklarını karış karış satsa da, ülkenin içine etse de görevi ve yetkisi düşürülemez .
3- Başkan, eğer kendi ile her konuda uzlaşamayan bir yasama organı ile muhatap ise bu durumda yapacak bir şeyi yoktur. Rejim krizleri doğabilir. Yani Yasama ile yürütme organları birbirinden bağımsız olduğu için çatışırlar ise(ki ülkemizde yasama ile yürütme birlikte hareket ederken bile problemler çıkıyor) çok büyük yönetim sorunları doğabilir.
4- Başkanlık sisteminin en olumsuz yanı ise iktidarın kişiselleşebilmesidir. Başkan, ayrıcalıkları nedeniyle bir diktatöre dönüşebilir ve kimse buna karışamaz. Ülkemizde ne olacağı ise açık ve ortadadır.
Öncelikle başkanlık sistemi nedir, nasıl bir sistemdir onunla başlayalım.
Başkanlık sistemi, yasama ve yürütme kuvvetlerinin ayrı ayrı organlara verildiği hükümet sistemine verilen addır. Bu sistemde, yasama ve yürütme organları ayrı ayrı seçilir ve birbirlerine müdahale etme durumları yoktur. Bunu basit bir şekilde açıklayacak olursak. Doğru işlediği takdirde halkın isteği doğrultusunda ülkenin yasalarını koyacak, kaldıracak, değiştirecek, bir yasama grubu seçilir. Bir de ülkeyi halkın isteği doğrultusunda yönetecek bir ülke başkanı. iki yönetim organı da birbirine gram karışamayacaktır.
Peki benim istememe sebeplerim nelerdir?
1- "Ülkemizin eti ne budu ne ki" başkanlık sistemi diyorum. Yani Başkanlık sistemini güya ülkeyi daha kolay daha özgür bir şekilde yönetebilmek için getirmek istiyorlar. Benim düşüncem üç kuruş toprağımız ve üç kuruş nüfusumuz var, bunu yönetmek ne kadar zor olabilir.(Bizden büyük ve yönetmesi zor fakat başkanlık sistemi kullanmayan ülkeler varken bir de). Bu kadar küçük ülkeyi yönetmek için başkanlık diyorlarsa ya uyuşukturlar yani g*tleri sıkıya gelmemektedir ya da açık açık beceriksizdirler ve biz ülkeyi yönetemiyoruz diye bağırıyorlardır. Her iki durumda da vatanın iyiliği için derhal görev ve yetkileri düşürülmelidir. Madem Türk olmadıkları halde neo osmanlı diyorlar tek başına 3 kıtaya hakim olan padişahları örnek alıp geriye kalan üç kuruş topraklarımızı yönetsinler.
2- Başkan, belirli bir süreliğine seçildiği ve o süre içinde düşürülemediği için halkın gözünden düşse bile bir dahaki seçime kadar koltuğundan alınamaz.
Yani adam ülkeyi parça pinçik bölse de, vatan topraklarını karış karış satsa da, ülkenin içine etse de görevi ve yetkisi düşürülemez .
3- Başkan, eğer kendi ile her konuda uzlaşamayan bir yasama organı ile muhatap ise bu durumda yapacak bir şeyi yoktur. Rejim krizleri doğabilir. Yani Yasama ile yürütme organları birbirinden bağımsız olduğu için çatışırlar ise(ki ülkemizde yasama ile yürütme birlikte hareket ederken bile problemler çıkıyor) çok büyük yönetim sorunları doğabilir.
4- Başkanlık sisteminin en olumsuz yanı ise iktidarın kişiselleşebilmesidir. Başkan, ayrıcalıkları nedeniyle bir diktatöre dönüşebilir ve kimse buna karışamaz. Ülkemizde ne olacağı ise açık ve ortadadır.
"En sevdiğim Almanya da yaşayan teyzem".
METROSEXüel turizm.
"Bir yolculuktan daha fazlası" olabilecek slogandır.
Etimi keser yerim de kasaba minnet etmem. Borcum yok şükür.
Kazakistan/Astana.
Başlığı açance onun gibi sapık düşüncelere sahip kişilerin analarını şehir dışında üniversiteye yollamışlar.
(bkz: at döner 1 lira)
Türkçü kardeşimiz, yeni gelmiş, hoş gelmiş. Ayrıca uslubu fena değil imiş, kalemi keskin ola.
Kazakistandır.
(bkz: bozkır)
(bkz: bozkır)
Toprak mı istiyorsunuz tabii veriyoruz altı sizin üstü bizim.
çalı çırpı, odun filan atmaktır. Daha iyi yansın. Cayır cayır yansın p*zevenk.
"Kazak Türküyüm, soyadım Kazak Türkçesi, Kazak Türkçesini bilir ve Kazakça konuşurum. Türkiye'ye iki sen önce geldim. Kültürümü gayet iyi biliyorum hatta kendi kültürümü bilmekle kalmayıp senin kültürünü de biliyorum pezevenk" dedirtmiştir bu asimile.